Objective: The study aimed to examine the level of anxiety and domestic violence perceived by individuals during Covid-19 pandemic in the context of socio-demographic variables.
Methods: A cross-sectional research methodology including participants from Turkey. The data was collected by using Demographic Information Form, Covid-19 Information Form and State-Anxiety Form which is part of the The State-Trait Anxiety Inventory throughout the process. In the analysis, ANOVA and independent sample t-test were applied as parametric tests; Kruskal Wallis and Mann – Whitney U were applied as non-parametric tests. In order to determine the relationship and dependencies of binary categorical variables, chi-square analysis was performed.
Results: 266 valid surveys were submitted. 58.6% (156) of the participants stated an increase in domestic violence and anger since the start of the social isolation period. In addition, anxiety levels of participants who stated that they have been exposed to verbal and emotional violence since the beginning of the social isolation period and those who noted an increase in violence and anger within their family are statistically higher than other participants.
Conclusion: In accordance with the result of analysis, the findings indicate that there has been an increase of verbal and emotional domestic violence. These findings show that there is a need for new policies and planning is required to prevent domestic violence are needed in addition to disease prevention measures.
COVID-19 Salgın Sürecinde Kaygı Düzeyinin ve Hane İçi Şiddet Sıklığının Çeşitli Değişkenler Açısından Değerlendirilmesi
Amaç: Bu çalışmada, Covid-19 pandemisi sırasında bireylerin algıladıkları kaygı ve aile içi şiddet düzeylerinin sosyo-demografik değişkenler bağlamında incelenmesi amaçlanmıştır.
Yöntemler: Kesitsel nitelikteki araştırma Türkiyede yaşayan katılımcılar ile yürütülmüştür. Veriler Demografik Bilgi Formu, Covid-19 Bilgi Formu ve Durumluk-Sürekli Kaygı Envanteri’nin bir parçası olan Durum-Kaygı Formu kullanılarak toplanmıştır. Normal dağılım gösteren verilerin analizinde ANOVA ve bağımsız örneklem t testi kullanılmış; normal dağılım göstermeyen verilerin anazlizinde ise Kruskal Wallis ve Mann–Whitney U testi uygulanmıştır. İkili kategorik değişkenlerin ilişkisini ve bağımlılıklarını belirlemek için ki-kare analizi yapılmıştır.
Bulgular: 266 geçerli anket çalışmaya dahil edilmiştir. Katılımcıların %58,6’sı (156) sosyal izolasyon döneminin başlangıcından itibaren aile içi şiddet ve öfkede artış olduğunu belirtmiştir. Ayrıca sosyal izolasyon döneminin başından itibaren sözel ve duygusal şiddete maruz kaldığını ifade eden ve aile içinde şiddet ve öfkenin arttığını belirten katılımcıların kaygı düzeylerinin diğer katılımcılara göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek olduğu tespit edilmiştir.
Sonuç: Analiz sonuçlarına göre elde edilen bulgular aile içi sözlü ve duygusal şiddette artış olduğunu göstermektedir. Bu bulgular, hastalık önleme tedbirlerine ek olarak aile içi şiddeti önlemek için yeni politikalara ve planlamaya ihtiyaç olduğunu göstermektedir.
Cite this article as: Ermağan Çağlar E, Hamzaoğlu N, Türk Kurtca T, Sanal Özcan Y. Investigation of anxiety levels and domestic violence during COVID-19 outbreak in context of various variables. Neuropsychiatr Invest. 2021;59(4):89-95.